YANIK (COMBUST) GEZEGENLER

 

Astroloji gündemini oldukça meşgul eden konulardan olan yanık gezegen, Güneşin kalbinde olan gezegen konularını ele almak istiyorum. Astroloji sayfalarını veya sosyal medyada astroloji gündemiyle ilgili paylaşım yapan kişileri takip ediyorsanız sıklıkla Merkür bugün güneşin kalbinde dua edelim, dilek tutalım gibi paylaşımları görmüşsünüzdür. Ben de çok fazla böyle paylaşıma rast geldim. Fakat hem aldığım eğitimlerde hocalarımın anlatımlarında, hem de güneş kavuşumlarının olduğu tarihlerde olan biten durumları incelediğimde biraz daha farklı bir durumla karşılaştım. 

Güneşin kalbinde olmak nedir? Güneşle bir araya gelen gezegenler nasıl etkilenirler? Yanık (cumbust) gezegen nedir?  Güneşin yakma etkisi nasıl oluşur? Yanık gezegenlerin etkileri nelerdir?   Her gezegen Güneşin yakma etkisini alır mı? sorularına cevap arayacağım yazıma hoş geldiniz. Güneşin kalbinde olmak fikri dileklerin gerçekleşmesi için ekstra bir etkiye sahip midir?  sorusu ise bence astrolojinin konusuna girmiyor.

Güneş dünyamızı aydınlatmasının yanısıra geceleri gökyüzünde gördüğümüz gök cisimlerini de aydınlatır. Dünyadan gökyüzüne baktığımızda en büyük gök cismi olarak Ayı görmekteyiz. Sonrasında sırayla Merkür, Venüs, Mars, Jüpiter ve Satürn de çıplak gözle görülebilir gök cisimleridir. Güneşten gelen ışığı yansıttıkları için görülebilirler.  

Güneş Zodyak'ta 1 yılda tam 1 tur atar. Ay ise 28 günde 1 tur atar ve en hızlı gök cismidir.  Ay dünya'ya en yakın ve en büyük gördüğümüz gök cismidir; fakat ay; her ay 2,5-3 gün kadar gökyüzünde görülmez. Bu dönemde Güneşle Ay tam kavuşumdadırlar. Aynı anda doğarlar ve aynı anda batarlar. Bu dönem Yeniay dönem olarak adlandırılır. Astrolojik terimlerle konuşacak olursak bu dönem Ay'ın yanık olduğu dönemdir. Astrolojik yorumları takip edenler bilirler ki yeni ay dönemleri yeni başlangıçlar için tavsiye edilmez. Anadolu'da da bu inanış yaygındır. Ayın yenisinde yeni işe başlanmaz denir . Ayrıca ay takvimine göre takip edilen Ramazan ayının başlangıcı da her yıl yeni ay döneminden sonra ayın hilal fazına girdiği yani gökyüzünde görülmeye başlandığı dönem olarak tespit edilir. Ay örneğinde de açık olduğu üzere güneşle kavuşan gök cisimleri gökyüzünde görülemezler yani hüküm süremezler. Gösterge olma özelliklerini kaybederler. Buna yanık olma (cumbust) etkisi denir. Güneşle +/- 8,5 dereceye kadar kavuşan gezegenler yanık olarak kabul edilirler. Yanma durumu burç ötesi durumları da kapsar. Bununla birlikte 8.30-18 derece arasında da gök cismi güneş ışınları altında (under sun beams) kalır.  USB durumu yanık olma durumundan daha hafif olmakla birlikte yine de etki altında kalma, Güneş tarafından domine edilme ve yönlendirilme etkisi taşır.

 Güneş astrolojik olarak liderleri yöneticileri temsil ettiğinden USB olan gezegenlerin konularının liderler tarafından kontrol edildiğini söyleyebiliriz. Ülkemiz haritasından Satürn'ün USB durumunu görebiliyoruz. Satürn genel anlamıyla sistemleri anlatır. Bu da bize ülkemizde her türlü sistemin yöneticiler ve liderlerin etkisi ve kontrolü altında olduğunu anlatıyor. Bu makro sistemin yanı sıra mikro sistemleri de anlatıyor. Örneğin çalıştığınız şirketleri düşünün her genel müdür değişikliğinde; yeni gelen genel müdür kendi sistemini getirmeye eğilimlidir veya sistemi kendine göre yeni baştan düzenler. Ayrıca Satürn ülkemiz haritasında 9 evi de yönetiyor yani medya yine liderlerin kontrolünde iktidar veya muhalefet fark etmiyor. Her lider kendi kontrolü altında bir medya oluşturuyor. 

 Merkür ve Venüs'e bakarsak bu iki gök cismi güneşten fazla uzaklaşamazlar. Merkür en fazla 28 derece; Venüs de 48 dereceye kadar güneşten uzaklaşabilir. Bu durum astronomik bir durumdur. Bu sebeple Merkür ve Venüs'ün yanık olma durumları 1 dereceye kadar alınır. 1 dereceden daha uzak olma durumunda yanık veya USB olarak kabul edilmezler. Bunu da şöyle açıklayabiliriz. Güneş kişi haritalarında kişiliğimizi babamızı, veya eşimizi (kadın haritalarında) gösterir ve Merkür (iletişim tarzımız) Venüs (sevdiğimiz değer verdiklerimiz ve arzularımız) kişiliğimizden çok da bağımsız olamazlar. kendimize veya babamıza benzer tarzda kişileri de eş seçme ihtimalimiz yüksektir. Ayrıca bazı durumlarda eş yada baba figürleri iletişim şeklinde ve ilişkilerde domine eden ve kontrol eden taraf pozisyonunda olabilir. 

Yanıklık durumunda yani güneşle 0 ve 8,5 derece arası kavuşan ve gökyüzünde görünmeyen gök cisimleri söz konusu olduğunda o gök cisminin konularında problemler gündem olmaya başlayabilir. Merkür yanık olduğunda; iletişim, trafik, ticaret konularında; Venüs yanık olduğunda; ilişkiler, ticaret, siyaset konularında; Mars yanık olduğunda; hareket, mücadele, insiyatif, enerji konularında; Jüpiter yanık olduğunda eğitim, din, uçaklar, gemiler felsefe, yabancılar veya göçmenler konularında; Satürn yanık olduğunda sistemler, düzenler ve sorumluluklar konularında sorunlar ve problemler oluşabilir. Aynı şekilde bu gezegenler USB konumunda olduklarında ise kendi konularında liderlerin dominasyonu ve kontrolü altında kalabilirler. Örneğin yanmaya doğru giden Jüpiter Koç dönemindeyiz ve Jüpiter yüksek eğitimi de anlatıyor. 3 Nisan itibarıyla üniversitelerin tekrar yüz yüze eğitime açılması USB duruma güzel bir örnek oluşturuyor. Yanık Satürn için kişi haritasından bir örnek vermek gerekirse danışanlarımdan birinin yanık Satürn'ü sebebiyle cildinde yanık izi gibi ufak yuvarlak lekelenmeler, dişlerinde ve diş etlerinde de sorunlar vardı. Cilt, dişler, diş etleri, kemik sistemleri astrolojide Satürn ile ifade edilir ve Satürn'ün yanık oluşu vücudunda bu konularda bazı problemlere sebep olmaktaydı. Yakın zamanda maalesef deprem felaketini yaşadığımız şubat ayı içinde de Satürn kova burcunda yanmaya doğru ilerliyordu.  İnsan gruplarını organize edebilmek, düzen kurmak, sistemli çalışmak, konularında sorunlar yaşandı. Öte yandan liderlerin yönlendirmesiyle kolayca organize olunabildiğini de gördük. Kolektif gök cisimleri olan Uranüs, Neptün ve Pluton ise yanık olarak kabul edilmezler. Çünkü onlar Dünyadan çıplak gözle görülemeyen gök cisimleridirler. 

CAZİMİ NEDİR?

Cazimi güneşin kalbinde olmak demektir. Merkür ve Venüs için geçerli bir kavramdır. 17 dakikaya kadar olan tam kavuşumu ifade eder. Tabii ki her Merkür ve Venüs'ün güneşle kavuşumu cazimi olarak değerlendirilmez. Eğer öyle olsaydı yılda en az 10 veya 12 kere Merkür ve/veya Venüs cazimisinden söz ederdik. Çünkü Merkür güneşten çok uzağa gidemediği için güneşle yıl içinde defalarca kavuşum gerçekleştirebilir. Venüs de yaklaşık yılda 1 kez güneşle kavuşur. Bir güneş kavuşumunun cazimi sayılması için bazı teknik şartlar gerekir ve bu şartlar çok nadir aynı anda gerçekleşir. Özellikle Güneş ve kavuşan gezegenin aynı deklinasyonda bulunması gerekir. Gök cisminin retro hareketli olması gerekir ve her iki gökcismi de kendi gezegen düğümlerinin burçlarında bulunmalıdır.  Bu Merkür için boğa Akrep burçları ve Venüs içinde ikizler yay burçlarıdır Cazimi söz konusu olduğunda gök cismi Güneş ile dünya arasındadır ve güneşin önünden geçer. Bu geçiş sırasında ilgili gök cisminin etkisi çok fazla güçlenir. Mantıken düşününce Güneş tutulmaları da aslında Ay'ın Güneş ile dünyanın arasına girdiği dönemlerde ve ay düğümlerinin yerleştiği burçlarda gerçekleşiyor. Ay Dünya'ya çok yakın olduğunda güneşin önünden geçerken Güneşi kapatabiliyor. Bilindiği üzere Güneş tutulmaları çok güçlü gökyüzü olaylarıdır ve astronomik olarak da elektromanyetik bazı etkiler yaratırlar. Astrolojik olarak da gökyüzünde çentik bıraktıkları söylenir.  Aynı bunun gibi   Merkür cazimilerinde Merkür'ün gücü çok artar. Venüs cazimilerinde de Venüs'ün gücü çok artar ve etkileri yeryüzünde çok fazla gözlenebilir. Önemli gündemleri Merkür cazimilerinde Merkür; Venüs cazimilerinde ise Venüs konuları oluşturabilir. En son gerçekleşen Merkür cazimisi Kasım 2019 tarihinde Merkür akrep burcunda geri giderken gerçekleşmişti.

Günümüze gelirsek Jüpiter Nisan ayı başından beri yanık pozisyonda bulunuyor. 12 Nisan'da güneşle tam kavuşumu gerçekleşecek ve yaklaşık 22 nisana kadar yanık konumda kalacak. Bu dönemde belirttiğim gibi jupiter konularında sorunlar da çıkabileceği gibi liderlerin kontrolünde gelişmeler de yaşanabilir. Tabii ki bu durumda endişe edilecek bir taraf yok. Gökyüzünde bu tip hareketler yıl içinde defalarca görülüyor. Astroloji endişe yaratmak, olayları veya insanları kontrol etmek için değil anlamak ve farkında olmak için değer yaratan bir ilim.

Keyifli günler dilerim.

Kaynaklarım:

Devrim Dölen Gürbak, Astroloji Eğitimi 3, Finansal Astroloji

Finansal Astroloji, Horary ders notlarım

Öner Döşer; Astrolojide Temel Kavramlar